Öne Çıkan Yayın

Başarı Psikolojisi - DTÖ Seminerler

Ay Tatlım Esnek Ol Biraz

Sabah uyandığında kuşlar cıvıldıyordu. Evden çıkmak için çok vakti yoktu, dün akşamdan bütün eşyalarını hazırlamıştı. Hava durumu bulutlu gösterdiği için gri çantasını ve mavi elbisesini çıkarmıştı. Elini yüzünü yıkadı ve üstünü değiştirmek için tekrar odasına döndü. Peki, neden kıyafetleri dün bıraktığı yerde değildi? Bütün dolabın altını üstünü getirdi. Acaba annesi dışarıda unuttuğunu zannedip geri mi asmıştı? Bulamadı. “Karıştırıp Ayşe’nin dolabına mı koydu acaba?” Kız kardeşi ondan önce uyanmış ve arkadaşlarıyla gezmeye gitmişti. Onun dolabında da bulamadı. Kıyafetlerini ararken vakit gittikçe daralıyordu. Bir an önce evden çıkmazsa vapuru kaçıracaktı. İşin garip tarafı, çantası ve ayakkabıları bıraktığı yerdeydi sadece elbisesi yoktu. Telaşla etrafta dolaşırken mutfakta fasulye ayıklayan annesine rastladı. 

- Anne, mavi elbisemi gördün mü?

- Hangisi?

- Hani ucunda fırfırı olan.

- Sanki sabah kardeşin giymişti onu ama istersen bir ara sor.

- Ne? İyi de ben onu akşamdan hazırladım, çantamın yanına koydum.

- Bilemiyorum…

İçeriye koştu, hızlıca kardeşini aradı. “Ayşe umarım bu kadar sorumsuzca bir davranış yapmamıştır.” Aralarında 3 yaş vardı sadece. Aynı okula gidiyor, aynı insanlarla görüşüyor, aynı beden giyiniyorlardı. Küçük yaştan itibaren her şeyi paylaşmak zorunda kalmışlardı. Ayşe’nin bir şikâyeti yoktu bu konuda. Olan Merve’ye olmuştu. Her doğum gününde ikisine birden hediye alınırdı. Gezmeye gidilecekse mutlaka abla kardeş giderlerdi. Ayşe yaramazlık yapsa bile “Olmaz şimdi kardeşin küçük onu tek bırakamayız, mecbur gelecek.” denirdi. Fakat aynı hatayı kendisi yapsa sanki dünyalar yanıyormuşçasına ev halkından tepki alırdı. 

Ayşe çok başarılı bir öğrenci değildi. Okulu çok sevmezdi. Merve ise okulda çok başarılı olmasının yanı sıra evde annesine de yardım ederdi. Kardeşi ne zaman bir hata yapsa peşini toplayan da o olmuştu. Evde ödevini unutsa teneffüste yapmasına yardım ederdi. Okulda biriyle tartışıp küstüğünde aralarını yapmıştı. Babası eve geç geldi diye ona bağırdığında ortamı sakinleştirmişti. İyi bir abla olmak için elinden geleni yapmıştı. Peki, Ayşe bunun karşılığını nasıl vermişti? Okulda arkadaşlarının önünde onunla alay etmişti. Öğretmenlerine ödevlerini başkasına yaptırmadığına dair yalan söylemişti. Babası cüzdanındaki eksik paranın hesabını sorduğunda suçu ona atmıştı. Merve Ayşe’nin yaptıklarına kızıp yardım etmediğinde de ailesinden azar işitirdi. 

Aradan yıllar geçtikçe ikisi de bireyselleşmişti. Kendi kıyafetlerini almaya, kendi arkadaş çevrelerini oluşturmaya, kendi hayat düzenlerini kuramaya başlamışlardı. Ayşe şimdi de, Merve’nin dolabındaki kıyafetlere göz koymuştu. Geçen hafta Merve’den habersiz beğenerek aldığı ve giymek için beklediği tişörtünü giymiş ve çite takılmıştı. Güzelim tişörtte kocaman bir delik açılmıştı. En sevdiği ve tek botu olan siyah botuyla okulda resim dersinde alçıya girmişti. Dün de giyip terlediği elbiseyi Merve’nin dolabına geri asmıştı. Annesine söylemesine rağmen “Ne yapayım kızım? Sen çalışıyorsun kendine güzel kıyafetler alıyorsun. O babasından aldığı harçlıkla geçinmeye çalışıyor, özeniyor. İdare ediver” cevabını almıştı. Evet, Merve çalışıyordu çünkü ailesine yük olmak istemiyordu. Çalışmamak Ayşe’nin kendi seçimiydi ve ailesi onun bu rahatlığına destek oluyordu. Merve bugün işi bıraksa babasının ona harçlık vermeyeceğinden hatta işi bıraktığı için kızacağından emindi.

Hayır, artık bugün de göz göre göre kenara ayırdığı elbisesini giydiyse bu son damlaydı. 

- Alo?

- Ayşe, odamda kenara koyduğum mavi elbisemi sen mi giydin?

- Şey, neden soruyorsun?

- Giydin mi, giymedin mi?

- Ya ben onu vereceksin sandım, baktım öyle duruyor sabah giyip çıktım.

- Nasıl bu kadar sorumsuz olabilirsin? Onu akşamdan ayırdığımı kendi gözlerinle gördün.

- Ay tatlım, esnek ol biraz. Her kardeş ablasının kıyafetlerini ödünç alır.

Merve hiçbir şey demeden telefonu kapattı. Sinirinden ağlamaya başladı. Nasıl bir insan bu kadar düşüncesiz olabilirdi? Merve’nin artık verecek başka bir şeyi kalmamıştı. Ama Ayşe zıddında aldıkça alıyor ve daha fazlasını istiyordu. Bir de her şey çok normalmiş gibi davranıyordu. “E her kardeş ablasının kıyafetlerini ödünç alır” diyordu. Bunu nasıl düzeltecekti? Ayşe’nin yaptığı hataları fark etmesini nasıl sağlayacaktı? Merve bir çıkmazdaydı…

İş yerinde arkadaşı olanları görüyor fakat iki kardeşin arasına girmekten çekiniyor, bir yorum yapmıyordu. Artık dayanamadı ve Merve’yle konuşmaya karar verdi. 

“Merve’cim görmüyor musunuz, siz kardeşinin sorumluluğunu aldıkça, onun önüne her şeyi serdikçe bu durum seni daha da rahatsız edecek bir hale gelecek. Ne olursa olsun, en başta onun kendi iyiliği için bu gidişe bir son vermelisiniz.” Merve arkadaşının söylediklerinin doğru olduğunu biliyor fakat bunu nasıl yapacağını bilmiyordu. Üzerinde anne ve babasının baskısı, “sen nasıl ablasın!” ithamları olacak ve her şey daha da kötüye gidecekti. Arkadaşı sanki içini okumuş gibi devam etti; “Her şeyin daha da kötüye gideceğinden korkuyorsan, korkma. Kardeşinin bu hale gelmesinde senin de payın olduğu için senin de canın yanacak biraz ama canımızı yakmayan hangi çözüm gerçek çözüm olabilir ki? Hep anı kurtararak geleceği nereye kadar feda edebiliriz? Anlık çözümler bizi sadece o anda rahatlatır ama daha büyük bir sorun olarak mutlaka karşımıza çıkar. Sizin yaşadığınız da bu işte. Hep anlık olarak çözdüğünüz için şimdi problem daha da büyümüş ve hâlâ çözüm için bir şey yapmayacaksanız emin ol, çok daha fazla acı çekeceğiniz durumlar sizi bekliyor olacak.”

Merve arkadaşlarının söylediklerini düşünmeye karar verdi, arkadaşına teşekkür etti. Bir aydınlanma ve rahatlama gelmişti zihnine.  

Eve döndüğünde, en net sesiyle kardeşine seslendi: “Elbiseyi yıkayıp ütüledikten sonra akşam yemeğine yardım etmen için annem mutfakta seni bekliyor olacak...” 


 *****

Deneyimsel Tasarım Öğretisi Kim Kimdir? Semineri, insan tanıma becerilerimizi geliştirmek ve buna göre iletişimimizi daha kaliteli bir seviyeye getirmek için tasarlanmış özel bir programdır. Bu programda, insanları ve kendimizi daha nitelikli ve detaylı tanıyabilmek için ihtiyacımız olan bilgiler sunulur. 

Deneyimsel Tasarım Öğretisi İlişkide Ustalık Programı, kolayca anlaşılabilen, hemen hayatınıza alabileceğiniz, faydasını tüm ilişkilerinizde görebileceğiniz ve yine tüm ilişkilerinizde kullanabileceğiniz üst versiyon bir programdır. 

Deneyimsel Tasarım Öğretisi Başarı Psikolojisi Semineri, benzersiz içeriğiyle baştan sona bir strateji eğitimidir. Tüm hayatınızda ve süreçlerinizde kullanabileceğiniz, kolayca anlayıp hemen hayatınıza alabileceğiniz ve faydasını toplamda kat kat görebileceğiniz stratejiler sunar.

*****









Yorumlar

  1. Çok güzel bir yazı ebeveynlerden kaynaklandığını düşünüyorum böyle eşitsizliklerin bu yanlışları bıcogumz yapıyoruz malesf

    YanıtlaSil
  2. Çok güzel bir yazı

    YanıtlaSil
  3. Anı kurtararak nereye kadar gidebilir insan

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Oysaki an da haz toplam da....

      Sil
    2. Esnek olmak , ama kıvamında kalmak...

      Sil
  4. Hep anlık olarak geçiştiriyoruz problemlerimizi. Ya uğraşmak istemiyoruz ya tadımız kaçmasın diyoruz. Öyle diye diye bir bakıyoruz hayatın tadı kaçmış...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçek tepkiyi doğru zaman da vermenin önemi...

      Sil
  5. Ağzınıza sağlık, problem olarak görüp anlık çözüm ürettiğimiz yerde, gerçek çözümden uzaklaştığımızı anladığım bir yazı oldu, teşekkürler :)

    YanıtlaSil
  6. Yardım ettiğimizi düşünerek, hayatımızda şu ana kadar kaç kişiye kötülük ettik acaba? Kişilerin kendi ödemesi gereken bedelleri üzerlerinden aldıkça,bedelleri büyüdü mu küçüldü mü? Ya bizim bedellerimiz ve aldığımız karşılıklar?
    Anlık çözüm, kalıcı çözümden uzaklaştırır mi?
    Elinize sağlık, güzel bir deneyim aktarımı olmuş.💐

    YanıtlaSil
  7. Çok basit görünen günlük bir olay aslında hayatımızda karşı karşıya olduğumuz sorunların çok net bir işareti olabiliyor. Yazıda da böyle bir kesit çok başarılı anlatılmış, elinize sağlık.

    YanıtlaSil
  8. Hepimizin öyküsünden bir kesit gibi..elinize, yüreğinize sağlık. Farketmemizi sağladığınız, vesile olduğunuz ve çok şükür bilincimizi açtığınız için tüm D.T.Ö ailesine teşekkürü bir borç bilirim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet hepimizin öyküsü gibi iyi ki bu eğitimlerin içindeyiz değil mi 💐 şükürler olsun

      Sil
  9. Bazen farkında olmadan çok sevdiğimiz bir insanın çözüm marifetini elinden alabiliyoruz. Problem varsa çözümü de var. Ve insan çözüm ürettikçe marifetleniyor. Böylece bir insan önce kendine; bir anne evladına; bir abla kardeşine; bir arkadaş diğer arkadaşına faydalı olabiliyor. Gerçekçi çözümler üretebilmek temennisiyle; kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  10. Sahte, anlık çözüm ile gerçek çözüm arasındaki farkı anlatan çok kıymetli bir yazı, ellerinize sağlık…

    YanıtlaSil
  11. İnsanlar duygularının aktif olduğu, hayatlarında sürekli var olan kişilere sınır koyma ve olayları kalibre etme konusun da daha çok zorlanırlar bu sebeple de doğru tepki vermek bazen çok uzun zaman alabilir. Emeğinize sağlık..

    YanıtlaSil
  12. Kendimi buldum yazıda çünkü aynısını ben de yaşadım. Beni bana anlattınız hem de 'Ayşe'iken. Teşekkür ederim. Ellerinize saglik...

    YanıtlaSil
  13. Hata yapan kişi üste çıkıp esnek ol demez mi, özür dileyeceği yerde... Kim bilir belki tek hatalı o değildir bizim davranışlarımız onu bu hale getirmiş olabilir mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Karşımızdakinin davranışlarını değiştirmek de onu değiştirmeye çalışarak olmayacak o zaman 😊

      Sil
    2. Karşımızdakinin davranışlarını değiştirmek de onu değiştirmeye çalışarak olmayacak o zaman 😊

      Sil
  14. İnsan hep aynı tepkiyi verir ve farklı sonuç bekler. Farklı bir tepki verdiğinde hayat alt üst olacak zanneder. Oysa, karşı tarafı besleyen davranışlarımızı değiştirmeden hayatı değiştiremiyoruz. Etkileyici bir yazı,üzerine konuşulacak çok şey var ve hayatın her anında yaşadığımız problemler bunlar.

    YanıtlaSil
  15. Herkeste farklı tarzlarda yaşanan bir durum gerçekten.

    YanıtlaSil
  16. Canımızı yakmayan hangi çözüm gerçek çözüm olabilir ki.. ne kadar doğru , emeğinize sağlık🌿

    YanıtlaSil
  17. Hep anı kurtararak geleceği nereye kadar feda edebiliriz? Anlık çözümler bizi sadece o anda rahatlatır ama daha büyük bir sorun olarak mutlaka karşımıza çıkar. Çok güzel aktarmışsınız.

    YanıtlaSil
  18. Aslında her 2-3 ailenin 1 tanesinde bi sorunlar yaşanıyor. Şöyle etrafımıza baksak o kadar çok ki. Ve insanlar ne yapacaklarını bilmiyorlar. Kötü olmayı göze alamayan bir çok kişi bir süre sonra sorunları görmezden gelmeye başlıyor ki aslında büyütüyor. O yüzden bizim o anlık değil kalıcı çözümlere ihtiyacımız var. Sadece bilmeye değil bu çözümleri duyurmaya da..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ve bu çözümleri hayat tarzı haline getirmek de nasip olsun 💐

      Sil
  19. Kaleminize sağlık çok güzel bir yazı olmuş

    YanıtlaSil
  20. Hepimizin yaşadığı öykülerden biri..elinize sağlık 🌼

    YanıtlaSil
  21. Evde bedel ödemeyen çocuk seneler sonra ortayaş üstüne geldiğinde dahi şikayeti bitmiyor. Az bir iş yapacak olsa yapmamak için sebepler sürüyor. Zaman geçse de değişmiyor insan.
    Kaleminize sağlık güzel bir yazı olmuş.

    YanıtlaSil
  22. Kimi zaman ailedeki alışkanlıklar, yetiştirme koşulları kimi zaman da bizim zayıf taraflarımız ve farkında olmadığımız davranışlarımız aslında yine dönüp dolaşıp bir yerde bizi buluyor. İyilik yapayım derken karşımızdakini bozduğumuzu göremiyoruz ve karşı tarafı suçluyoruz. Oysaki problem varsa burda her iki tarafın da payı var. Verdiğimiz doğru tepkilerle karşımızdaki kişide davranış değişikliği oluşturabiliriz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet hem kendimizi hem karşıyı toparlamış oluruz bu şekilde 💐

      Sil
  23. Basiti önemsemediğimiz için başımıza gelenler, kıyamadığımıza bir gün hayat kıyacak keşke bilebilsek, emeklerinize, yüreğinize sağlık.

    YanıtlaSil
  24. O an işimizi halledebiliriz ama toplamda zarar kime ne zarar veriyoruz bazen farkında olmayabiliyoruz çok güzel
    Teşekkürler

    YanıtlaSil
  25. Elinize sağlık 🌸

    YanıtlaSil
  26. Bu güzel yazı için teşekkür ederim, soruma cevap oldu ❤

    YanıtlaSil
  27. Bunu öğrendiğim iyi oldu. Gerçekten de anlık beni ne rahatlatmissa sonra zararı olmuş... :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Farkına varabilmek kıymetli 😊

      Sil
  28. Ay iki kız kardeş hep böyle farklı oluyor. Biz de oyleydik. Ablam kiyafetlerini vermezdi :)) teşekkürler o günleri hatirlattiniz bana...

    YanıtlaSil
  29. Gerçek çözümleri haketmemiz umuduyla

    YanıtlaSil
  30. Çözüm için karar verip net olabilmek mesele demek ki, elinize sağlık..

    YanıtlaSil
  31. Çok derinden hissettim Merve'nin ızdırabını. En yakınımızda olan kişileri bir türlü yönetememek gibi bir gerçeğimiz var. Net olmak ise çözümün bir parçası..

    YanıtlaSil
  32. kardeşim ve benim gençliğimiz geldi gözümün önüne, ben ne alsam benden gizli giyer, sonra da bana gözükmeden üstünü değiştirirdi. Ben temiz kullanırdım, o hep bir zarar verirdi onlara. İnsan bedel ödemediği şeye kıymet de vermiyor.

    YanıtlaSil
  33. emek ödeyen ve ödemeyen iki insanın ahvali... Kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil
  34. Ay tatlım aynı annemle ben :)

    YanıtlaSil
  35. Esnek ol da gevşek olma ☺️

    YanıtlaSil
  36. Her evin hikayesi:)

    YanıtlaSil
  37. İhtiyaç odaklı ve net olmamız aynı zamanda hayatımızı da kolaylaştırıyor

    YanıtlaSil
  38.  Hep anlık olarak çözdüğünüz için şimdi problem daha da büyümüş.... çoğu meselemizde:(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet maalesef erteledikçe, zamanında yapılmayan işlerin bedelini anlayabilmek nasip etsin;)

      Sil

Yorum Gönder