Küstüm Yastığı

Küstüm yastığı nedir bilir misiniz? Hani şu evlerimizde her gece yattığımız kimi yün  kimi elyaf kimi de kaz tüyü olan tek kişilik yastıklar…

Büyüklerimiz bu yastıklar ilk çıktığında ve yeni neslin evlerinde gördüklerinde çok şaşırmışlar, neden yastıklar ayrıldı diye. Karı koca yastığı hiç ayrılır mı? En mahrem alanında bir olmak varken insan neden ayrılır ki? Ya da neden ayrışır ki?

Rahmetli anneannem bir gün:

“Önceden yastıklar birdi, yeni çıktı bu tekli olanlar… Karı koca kavga da etse aynı yastığa baş koyardı. Şimdi moda olmuş bu yastıklar… Kadın adama kızsa “al yastığını doğru salona!” diyor.  Adı da buradan geliyor; “küstüm yastığı!”

Bizim zamanımızda ne yastıklar ayrılırdı, ne yataklar… Hem büyüklerden de görmemişiz. Evde var 4 hane; nereye gidiyorsun” dedi ve devam etti sözüne:

“Eskiden yatak boyu tek yastıklar vardı; kenarları kanaviçe işli çeyizde yapılmış ve getirilmiş, uçlarında saten parçalar olan, biraz kalın ve sert… Karı kocanın içe döndüğünde birbirlerine huzurlu baktıkları, nefeslerini hissettikleri… Şimdi ise durum farklı bireysel yastıklar, hatta rahat yatmak için bacak arasına konulan yastıklar, minderler… Yatakta herkese yer var ama karı kocaya yok!”

İnsanlar evlendiklerinde bir olmak, aile olmak için çaba sarf ederler. Hedef sevgi ve saygıyla aile düzeni kurabilmek, amaç ise ömrün sonuna denk bir yastıkta kocamak.

Tıpkı evlenenlere söylenen sözde ki gibi; “bir yastıkta kocayın inşAllah!”

Duada bile temenni ederken tek yastıktan bahsedilmiş ama zamanla ne olduysa yastıklardan başlayarak ayrışmalar olmuş… Sahi yastıklar neden ayrılmış ki!?

Önce yastıklar ayrışmış, sonra yorganın yetmemesi, ilave yorganlar, yastıklar derken koca yatakta karı kocaya yer yok. Zamanla sofrada da yemekler yenmez olmuş, bardaklar kaşıklar zaten hep ayrı… Eski usul ortadan yemek nerede? Hep bir kutuplaşma, hep bir bireyselleşme, hep bir yalnızlaşma…

Halbuki insanın doğasında bir olmak, birlikte yaşamak, topluluk olmak var…

Aile dediğimiz toplumun en küçük yapı taşı da aynı hedef doğrultusunda aynı hedefe giden insanlar değil mi? Bu kadar bireysellikte aile neden olsun ki? Hedef yok, amaç yanlış, insanlar yalnız…

Aile içi iletişim mahremden başlar ve devam eder… Ailede de dış dünyada da kurulan tüm iletişim ve ilişkilerde birlik olabilen kazanırken,  kutuplaşanın payına yalnızlık düşer. Yalnız olan da zamanla kaybeden  olur…

Aynı yastıkta kocayan olmak kıymetli olan velhasıl… Küstüm yastıklarına mecbur bırakılmış nesillerin, uyanabilmesi dileğiyle…

  *****

Deneyimsel Tasarım Öğretisi Kim Kimdir? Semineri, insan tanıma becerilerimizi geliştirmek ve buna göre iletişimimizi daha kaliteli bir seviyeye getirmek için tasarlanmış özel bir programdır. Bu programda, insanları ve kendimizi daha nitelikli ve detaylı tanıyabilmek için ihtiyacımız olan bilgiler sunulur. 

Deneyimsel Tasarım Öğretisi İlişkide Ustalık Programı, kolayca anlaşılabilen, hemen hayatınıza alabileceğiniz, faydasını tüm ilişkilerinizde görebileceğiniz ve yine tüm ilişkilerinizde kullanabileceğiniz üst versiyon bir programdır. 

Deneyimsel Tasarım Öğretisi Başarı Psikolojisi Semineri, benzersiz içeriğiyle baştan sona bir strateji eğitimidir. Tüm hayatınızda ve süreçlerinizde kullanabileceğiniz, kolayca anlayıp hemen hayatınıza alabileceğiniz ve faydasını toplamda kat kat görebileceğiniz stratejiler sunar.

*****