Öne Çıkan Yayın

Başarı Psikolojisi - DTÖ Seminerler

Deli Gibi Sevmek

 


‘’Hayatın kendisi bu, her şey varmış içinde. Yollar ayrılıyormuş deli gibi sevsen bile’’ radyoda çalan şarkının sözleriydi bunlar ve Zeynep’i ağlatan bir ayrılığın eşiğinde olmasıydı. Nerede yanlış yaptığını anlayamıyordu bir türlü. Sevmek gerçekten de yetmiyordu çoğu zaman ve bunu bir türlü anlayamıyordu Zeynep.

Oysa ilk başlarda ne kadar güzeldi her şey, onun yanında olmak bile yetiyordu Zeynep’e. Kompostolar, bitki çayları, kekler, sarmalar… O ne severse yapmaya çalışıyordu çünkü içinden yapmak geliyordu. Sanıyordu ki ne kadar çok yaparsa o kadar sevilirdi. Sanıyordu ki yaptığı her şey Ahmet’i çok mutlu ediyor. Kendi zanlarının ötesindeki gerçek ise çok farklıydı. 

Fark etmesi için kalbinin gerçekten kırılması gerekmişti. Ahmet işten gelmiş ve son zamanlarda hep yaptığı gibi kendini direk televizyonun karşısına atmıştı. Zeynep ise Ahmet’in en sevdiği yemeği yapmış yemesi için ısrar ediyordu. Aşırı ısrardan sıkılan Ahmet:  ‘’ Boğuyorsun beni, artık yeter!’’ deyip evi terk ettiğinde elinde sarma ve kulağında yankılanan Ahmet’in son sözleriyle dört duvar arasında kalakalmıştı Zeynep.

Hiç beklemediği bir anda gelmişti o öldürücü ok ve sanki nefesini kesmişti Zeynep’in. Eskiden sarmayı gördüğü zaman çok sevinirdi Ahmet, gerçi eskiden olsa kendini televizyon karşısına da atmazdı. Sanki artık sevmiyor gibiydi. Sanki Zeynep’in karşısında o deli gibi sevdiği adam değil de bir yabancı vardı. Ne olmuştu da bu kadar uzaklaşmıştı ?

Beraber geçirdikleri zamanı düşündü, mutlulardı. Ta ki Ahmet’in işleri yoğunlaşmaya başlayana kadar. Yoğun iş temposundan arta kalan vakitleri değerlendirebiliyorlardı anca. E hal böyle olunca tüm hayatları Ahmet’e göre planlanmaya başlamıştı. Zeynep, artık her şeyini Ahmet’e göre yaşamaya başlamıştı. Onun sevdiği şeyleri almış, onun sevdiği şeyleri yapmış, her adımında o ne ister acaba diye düşünmüştü. Böyle yaptıkça Ahmet’i daha çok sevmiş, daha çok sevdikçe daha da çok yapmış ve o miktarı arttırdıkça Ahmet uzaklaşmıştı.

Nerede yanlış yaptığını anladığında ince bir sızı kapladı yüreğini.  Anlamıştı Zeynep, miktarı arttırdıkça etkisi azalmıştı yaptığı her şeyin. Anlamıştı Zeynep, yollar zaten deli gibi sevdiğinde ayrılıyordu. Şimdi geriye tek bir şey kalmıştı, gelinen tüm o yolu yeniden yürümek ama bu sefer aklı başında severek.



                                                                                ***** 

Deneyimsel Tasarım Öğretisi Kim Kimdir? Semineri, insan tanıma becerilerimizi geliştirmek ve buna göre iletişimimizi daha kaliteli bir seviyeye getirmek için tasarlanmış özel bir programdır. Bu programda, insanları ve kendimizi daha nitelikli ve detaylı tanıyabilmek için ihtiyacımız olan bilgiler sunulur. 

Deneyimsel Tasarım Öğretisi İlişkide Ustalık Programı, kolayca anlaşılabilen, hemen hayatınıza alabileceğiniz, faydasını tüm ilişkilerinizde görebileceğiniz ve yine tüm ilişkilerinizde kullanabileceğiniz üst versiyon bir programdır. 

Deneyimsel Tasarım Öğretisi Başarı Psikolojisi Semineri, benzersiz içeriğiyle baştan sona bir strateji eğitimidir. Tüm hayatınızda ve süreçlerinizde kullanabileceğiniz, kolayca anlayıp hemen hayatınıza alabileceğiniz ve faydasını toplamda kat kat görebileceğiniz stratejiler sunar.

*****    


Yorumlar

  1. Hangimiz sevmedik çılgınlar gibi?
    Peki, çılgınlar gibi sevmek hangimizi mutlu etti?
    Mutlu olmak için nasıl sevmeliyiz acaba…
    Bunun bir formülü var mı?

    YanıtlaSil
  2. İnsan dengeden çıktığı zaman kendi yanılgıları içinde sıkışıp kalır...
    Dengede yaşayabilenlerden olabilmek dileğiyle 🪷

    YanıtlaSil
  3. Şarkılarda kalmış...

    YanıtlaSil
  4. Maalesef fazlası işe yaramıyor, tecrübeyle sabit.. karşı taraf istemiyorsa :(

    YanıtlaSil
  5. Gelinen yolları yeniden yürürken , gerçekkeri farkediyor olmak acı verse de zarardan dönmüş olmak huzur veriyor insana.

    YanıtlaSil
  6. Allah herşeyi dengede yapabilmeyi nasip etsin

    YanıtlaSil
  7. Cok guzel bir yazi ellerinize sagalik

    YanıtlaSil

Yorum Gönder